Tacettin DURMUŞ
Dönemin Kars Belediye Başkanı Naif Alibeyoğlu tarafından restore edildikten sonra 25 yıllığına Ebul Hasan Harakani Vakfı'na devredilen Papazın Evi, tarihi doku içerisinde çürümeye terk edildi. Sahibi, sahip çıkmadığı için de tarihi bina harabeye dönüyor.
Kars Kalesi eteklerinde ve 12 Havariler Kilisesi’nin yerleşim alanında bulunan Papaz'ın Evi, Kars’ta İnanç turizminin önemli merkezlerinden biri olarak bu tarihten sonra da taşınmaz tescilli tarihi binalar arasında yer aldı.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve Kars Valisi Rahmi Doğan’ın özel girişimleri kapsamında Kars Kalesi ve çevresinde geniş çaplı restorasyon ve çevre düzenlemesi yapılmasına rağmen, Ebul Hasan Harakani Vakfı tarihi binaya sahip çıkmıyor. Harakani Vakfı, Papaz’ın evi ile birlikte vakfın içerisinde bulunduğu ana binayı satın aldığı için Kars Valiliği binaya el atamıyor. Vakıflar Genel Müdürlüğü her iki bina için kamulaştırma kararı çıkarttı. Ardından da Harakani Vakfı Başkanı Yavuz Uzgur, kamulaştırma kararı bedeline itiraz ettiği için dava devam ediyor. Bu nedenlede her iki bina özel mülkiyet olduğu içinde Kars Valiliği kültür ve tarih turizmine kazandıramıyor.
Son yıllarda Ebul Hasan Harakani Türbesi, Kars Kalesi, Beylerbeyi Sarayı, hamamlar, taş köprü, Ulu Camii, Evliya Camisi ve Külliyesi ile birlikte birçok tarihi yapı, bölgede çevre düzenlemesi yapılarak bazı binalar istimlâk edildi. Kars Kalesi önünde bulunan gecekondular da yıkılarak tarihi doku, kültür, tarih ve inanç turizmine kazandırılmaya çalışılıyor. Bilindiği gibi bölgede ki yüksek binalar ve gecekondular istimlâk edilip yıkıldı ki tarihi doku ortaya çıksın ve kendini göstersin. Papazın Evi de tarihi dokunun özellikle dünyada eşi ve benzeri olmayan bin 33 yaşındaki 12 Havariler Kilisesi’nin bir parçası olmasına karşın harabe olmaya terk edilmiş durumda.
Dönemin Belediye Başkanı Alibeyoğlu tarafından Harakani Vakfı'na tahsis edilmesinden sonra restorasyon işleri yarıda bırakılan tarihi yapının durumu içler acısı durumda zamana direniyor. Evin tüm camları ve kapıları kırık ve içerisi ise depo olarak kullanılıyor. Duvarları ise bakımsızlıktan dökülüyor. Tarihi evi bu halde gören vatandaşlar ile yerli ve yabansı ziyaretçiler ise: “Adı Papazın evi ya onun için sahip çıkılmıyor” şeklinde değerlendiriyor. Tarihi değeri ve anlamı büyük olan aynı zamanda üzerinde Hz. İsa’nın 12 havarisinin kabartma rölyeflerini barındıran Dünyada bir eşi ve bir benzeri daha bulunmayan 12 Havariler Kilisesi’nin ayrılamaz parçası olan Papaz’ın Evi’nin başına gelenler ve içinde bulunduğu içler acısı durumu kısaca şu şekilde sıralamak mümkün. Camları tamamen kırk, çerçeveleri harap vaziyette. Ayrıca kilise ile birlikte etrafını çevreleyen tarihi duvarlar ise ayakta zor duruyor ve yıkılmak üzere olduğu içinde büyük tehlike arz ediyor. İçerisine girdiğinizde ise tam bir içler acısı manzara ile karşılaşıyorsunuz. Daha önce Alibeyoğlu tarafından restore edilen evin iç donanımı ile birlikte ısıtma sistemi olan peç ise ayakta zor duruyor. Evin içerisinde tek bir sağlam döşeme kalmadığı gibi döşemekler çökerek bodrum ile birleşecek şekilde yerle bir olmuş. Çünkü bu ev sahibi sahiplik etmediği için tarihi doku içerinde görmezden gelinen tek tarihi yapı olarak beni kurtarın diyor. “