Gül Adile DAKMAZ
Kars’ta kış turizminin artmasıyla birlikte Kars’a gelen turistlerin Kars’ın yöresel lezzetlerine ilgisi de bir hayli arttı. Bundan nasibini alan yöresel lezzetlerden bir tanesi de Kars’ın meşhur peyniri Kars Gravyeri oldu.
Ünü ve lezzetiyle tüm Türkiye’de olduğu gibi Dünyada da adından söz ettiren Kars gravyeri ülke gravyer üretiminde kalitesiyle (lezzetiyle ) önemli bir yere sahip. Aynı zamanda gravyerin başkenti olarak adından sıkça söz ettiren Kars’ta peynir üreticileri ( süt ve süt ürünleri sahipleri) gravyere olan büyük ilgiden memnunlar. İlginin yoğunluğundan memnun olan üretici ve satıcılardan biri olan Kars Mandıra & Şarküteri sahibi Zeki Çakas, “Bilindiği üzere Serhat şehrimiz Kars Türkiye’de gravyerin başkenti olarak biliniyor. Biz de bu işi 1936 yılından beri yapıyoruz. Dedemizin babasından oradan da bize geçen üç kuşaklık bir mazimiz var. Bu yüzden tercih ediliyoruz. Ve Karsımıza gelen yerli turistlerde Kars gravyerine oldukça yoğun bir ilgi gösteriyor. Biz bu ilgiden memnunuz. Çünkü biz peynir ve kaşar ürünlerini mandıra satış mağazamızdan temin ediyoruz. Ürünlerimiz tamamen bizim başka bir yerden temin etmiyoruz. Burada zaten belirli müşterilerimiz var. Bunun yanında caddeden geçerken uğrayan turistlerde kaşara ve özelliklede lezzetiyle tüm dünyaya nam salmış Kars gravyerinin tadına bakarak alıyorlar. Damakta bıraktığı lezzetin iyi olduğu fikrinde olan turistlerimiz alış verişlerini de ona göre yapıyorlar. Alıcı da bu durumdan memnun satıcı da diyebiliriz.” İfadelerini kullandı.
Peki Kars Gravyeri’nin tarihçesi nedir?
İsviçre kökenli bir peynir olan gravyer adını, İsviçre’nin Gruyère kasabasından alıyor. İnek sütünden yapılan gravyer peynirinin üretimi Türkiye’de Kars’ta yapılıyor. İşte gravyer peynirinin 1900’lü yılların başında Rus işgali ile başlayan ve günümüze kadar gelen tarihi serüveni...
Ruslar, Kars’a birçok Avrupalı girişimciyi bölgeye davet ederler. Bölge her daim yeşil otlaklarıyla hayvancılığa uygundur. Çarın davetiyle gelen İsviçreli David Moser, bölgenin bu özelliklerinin İsviçre gruyère peynir üretimi için ideal olduğunu görerek ilk peynir zavotunu kurar. 1905 yılından başlayarak, genellikle Rus ve Alman kolonilerinin yaşadığı, çayır ve otlakların en iyilerine ait, doğal koşulları sığırcılığa en uygun olan Kars ve Ardahan’daki Malakan köylerinde Rusça "zavot" denilen peynir imalathaneleri kurulur. O dönem tüm bölgede 50’yi aşkın peynir zavotu bulunmakta ve bu girişim Rus çarı tarafından da desteklenmekteydi. 1918’de Rus hâkimiyetinin sona ermesiyle birlikte Moser, mandıralarını Alman kolonist Alexander Kaiser’e satarak bölgeden ayrılır. Aslında bu, el değiştirme İsviçreli gruyère peynirinin Kars gravyerine dönüşünün de başlangıcı olacaktır. Peynir tabaklarının vazgeçilmezi deliksiz gruyère peyniri ve delikli ama tatlı emmental peyniri melezlemesi olan Kars gravyeri farklı bir tat yaratarak günümüze kadar gelmiştir. Ve üretimi Kars’ın Boğatepe köyünde başlamıştır.