Atatürk Üniversitesinde, tıp mesleği ve hekim ahlakı konusu ele alındı

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından, Sürekli Tıp Eğitim Toplantıları kapsamında Tıp Mesleği ve Hekim Ahlakı Konferansı düzenlendi.

Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi tarafından, Sürekli Tıp Eğitim Toplantıları kapsamında Tıp Mesleği ve Hekim Ahlakı Konferansı düzenlendi.

Moderatörlüğünü Doç. Dr. Sevilay Özmen'in yaptığı Tıp Mesleği ve Hekim Ahlakı Konferansında konuşmacı olarak ise Prof. Dr. Durkaya Ören yer aldı.

Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastanesi Konferans Salonunda gerçekleşen konferansa Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fatih Albayrak, Araştırma Hastanesi yöneticileri ve akademisyenler katılırken Tıp Fakültesi öğrencileri de programa ilgi gösterdi.

Tıp mesleğinin, insan hayatını koruma ve iyileştirme görevini üstlenmiş oldukça önemli bir meslek dalı olduğuna vurgu yapılan konferans kapsamında, hekimlerin ahlaki değerlere sahip olması ve bu değerleri mesleklerini icra ederken gözetmelerinin gerekliliğinden bahsedildi.

47 yıllık hekimlik hayatının ardından emekli olan Prof. Dr. Ören, konuşmasına hekimlik mesleğinin dünya tarihinin en eski ve en önemli mesleklerinden biri olduğuna vurgu yaparak başladı.

Tabiplik, diğer bir ismiyle hekimlik mesleğinin tarihinden bahseden Durkaya Ören, tıp sanatının Mısır, Mezopotamya, İslam, Yunan, Çin, Hint gibi bölümlere ayrıldığını aktardı.

"Tıp, Bir Bilim ve Aynı Zamanda Bir Sanattır"

Bir hekimin davranışından kılık kıyafetine kadar kendine dikkat etmesi ve topluma örnek olması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ören şunları aktardı: "Hekimlik mesleğinin bilim tarafının eğitim programlarıyla verilirken, sanat tarafı ise hasta başında hoca-öğrenci, usta-çırak ilişkisi içerisinde öğretilir. Tıpta hocalık yani ustalık, büyük sorumluluklar taşır. Çünkü tıpta hocalık büyük bir makamdır. Her Hoca bunun sorumluluğunda olmalıdır. Çünkü hocanın öğrencisine kazandırdığı bilgi ve tecrübeler, gelecek nesil kuşaklarına iletilmesini ve insanlığın hizmetine sunulmasını sağlayacaktır. Hoca öğrencilerine tıbbi bilgi ve becerilerin yanı sıra meslek ahlakını, adabını ve töresini de öğretir. Tıp, bir bilim ve aynı zamanda bir sanattır. Örneğin cerrah, yerine göre bir mühendis, mimar, estetiysen veya bir ressamdır. Estetik işlemler iyi bir vizyon, yetenek ve ruh gerektirir. Bu bağlamda hekim, bir insanı tüm yönleriyle tanıyabilecek şekilde yetiştirilmelidir."

Tıp mesleğinin ahlaki boyutlarının tartışıldığı ve hekimlerin karşılaştığı etik sorunlara çözüm önerilerinin getirildiği konferansta, hekimlerin mesleklerini icra ederken karşılaştıkları etik ikilemleri ve bu ikilemlerle nasıl başa çıkacakları konusunda farkındalık oluşturulmak amaçlandı.

Hasta hakları, tıbbi müdahalelerin etik boyutları, hekim-hasta ilişkisi ve tıbbi araştırmaların etik kuralları gibi konuların ele alındığı "Tıp Mesleği ve Hekim Hakkı" konferansında; tıp mesleğinin ahlaki boyutlarının ne kadar önemli olduğu bir kez daha gözler önüne serildi.

İHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri