Mir Kasım Erdem’den basın açıklaması

Volkan KARABAĞ

Hz. Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ve 72 arkadaşının Kerbela’da şehit edilişinin 1379’uncu yıldönümü nedeniyle Kars’ta düzenlenen anma töreninde Kars Valisi Rahmi Doğan bir konuşma yaptı.

Kars Valisi Rahmi Doğan yaptığı konuşma da, “Efendimiz Peygamberimizin göz nuru Hz. Hüseyin ve onun ehlibeytinin şehadetinin 1379’uncu seneyi devriyesinde onları anmak için, hatıralarını yad etmek için bir araya gelmiş bulunmaktayız. Kerbela olduğu günden bugüne tüm Müslümanların kalbinde bir acıdır, bir hüzündür. Kerbela bir dini olay değildir. Kerbela siyasi bir olaydır. Kerbela’da Müslümanlar taht kavgası için, rant kavgası için birbirleriyle çatışmışlardır. Bu olayda taraflardan bir tanesinin Efendimizin göz nuru olan Hz. Hüseyin’in olmuş olması bu olayın siyasi bir olay olmasından öte bir şey değil. Burada yapılması gereken Kerbela’da olan olayı bir taraf haline getirip bunu Müslümanların bir ayrılık sebebi olarak, yıllardır gündemde tutarak Müslümanlar arasında farklı fikirlerin yeşermesine sebebiyet vermek elbette ki yanlıştır. Yapılması gereken şudur; Kerbela’dan alınması gereken dersler alınmalıdır ve bu yüzden Müslümanların birlik ve beraberliğini tesis etmektir. Bugün yer yüzüne baktığımızda Müslümanlar zulüm altındayken insanlar gayrimüslimlerin saldırısı altındayken Türkiye Cumhuriyeti Devletinin altında bütün hainler toplanmış bu ülkeyi, bu vatanı, bu devleti bölmek için gayret gösterirken hala Kerbela’nın içerisinden çıkamamamız çok üzüntü vericidir. Bizler Müslüman’ız, bizler Sunni değiliz, bizler Şia değiliz, bizler hepimiz Müslüman’ız. İlk etapta ne diyoruz, Müslüman’ız Elhamdülillah diyoruz. Dolayısıyla tarihte yapılmış olan bir takım hataların derslerini çıkartıp birlik ve beraberliğimizi güçlendirerek ayakta durmamız lazım. Hocalarım konuştular; dini olayları anlattılar. Bu hafta içerisinde TV’lerde de çok ciddi anlamda Kerbela olayı tartışıldı ben de birkaç programı dinledim, izledim. Gördüğüm şudur ki; hiç kimse Kerbela olayını ciddi anlamda bilip tahlil edemiyor. Hiç kimsenin önüne de Kerbela olayında şunlar olmuştur, bunlar olmuştur diye ortaya koyamıyor. Olayın aslı astarı, Muaviye ile Hz. Hüseyin arasındaki biat meselesidir. Hz. Hüseyin Muaviye’ye biat etmemiştir, Hz. Hüseyin’in biat etmemesi üzerine Kerbela’da üzüntülü bir olay meydana gelmiştir. Bu olayı yapanları lanetliyoruz, Müslümanlar olarak lanetliyoruz ve bunları Rabbim iki cihanda da kahru perişan eylesin diyoruz. Hiç kimse yapılan bu yanlışın doğru olduğunu ifade etmiyor, burada yapılan çok büyük bir yanlış var bu yanlışı elbette ki bütün Müslümanlar olarak lanetliyoruz. Kerbela’da şehit olan Efendimiz Peygamberimizin göz nuru Hz. Hüseyin ve onun ehlibeytine rahmet diliyorum. Bugüne kadar bu toprakları vatan yapmak için canlarını veren şehitlerimizi rahmetle, minnetle, şükranla anıyorum. Ben Kerbela olayını birlik ve beraberliğimizin sağlanması için bir ortam olmasını sağlıyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.” dedi.

Bugün Aşura günü olduğunu tüm yurtta olduğu gibi Kars’ta da aşura merasiminin yerine getirildiğini ifade eden Kars Ehlibeyt Derneği Başkanı ve Kamer Cami İmamı Mir Kasım Erdem de, Kars Valisi Rahmi Doğan’ın, “Kerbela bir dini olay değildir. Kerbela siyasi bir olaydır. Kerbela’da Müslümanlar taht kavgası için, rant kavgası için birbirleriyle çatışmışlardır.” İfadesine karşılık bir basın açıklaması yaptı.

“Bugün camiamızı üzen bir olay oldu.” diyen Erdem açıklamasını şöyle sürdürdü: “Aşura gününde hocalar konuşmacılar bir bir konuşmalarını yaptılar. Sayın Valimiz konuşmaları esnasında Hz. Hüseyin’in bir rant, bir taht kavgası için Kerbela’ya geldiğini Muaviye ile bir taht kavgasına girdiğini söyledi. İlk önce şunu arz etmek isterim ki Hz. Hüseyin’in tarafı Muaviye değil Yezid’dir. İkinci olay şudur ki; Hz. Hüseyin Peygamber’in evladıdır. O kutsal bir şahsiyettir. O ümmetin imamıdır. Medine’den hareket ederken de cümlesi şu olmuştur ki; “Ben ceddim Peygamber’in dinini ıslah etmek için yola çıktım”. Hz. Hüseyin’in Kerbela’ya bir taht kavgası için, bir rant için gelmesi Peygamber’i üzer, ümmeti üzer ve camiayı üzer. Taht kavgası için, tahtı ele geçirmek için yola çıkan bir insan hiç 6 aylık çocuğuyla yola çıkar mı? ufak kızlarıyla, eşleriyle yola çıkar mı? taht kavgası için yola çıkan insan ordusuyla çıkar, etrafına ordular toplar ama bakıyoruz Hz. Hüseyin’in etrafındaki insanlara, Hz. Hüseyin’in etrafında yaslı kişiler vardır ve toplam şehitlerin sayısı 72 tanedir. Siyasi bir amacı olan kişi etrafına ordu toplar ve onu siyasi bir düzlemde yürütür. Yoksa ailesini, çol çocuğunu alıp çöllere düşmez. Dolayısıyla sayın Valimizin ‘Bu bir siyasi olaydır, tarafın Hz. Hüseyin olması bunu bir dini olaya döndürmüştür’ şeklindeki ifadeleri camiamızı derinden üzmüştür. Üçüncü bir nokta ise, bu olayın devamlı gündem de kalmasının hoş olmadığı vurgusunun yapılması da toplumumuzu derinden üzmüştür. Hz. Hüseyin ceddi Peygamber’in dinini ihya etmek için ortaya çıkmıştır. Dolayısıyla da Hz. Hüseyin bir zulme dur demek için ortaya çıkmıştır. Her zaman zulmün kazanamayacağını her zaman gücün kazanamayacağını söylemek için ortaya çıkmıştır, bunu da kanıyla başarmıştır. Şuan da dünyadaki zulme karşı direnişlerin hepsinin kaynağında Hz. Hüseyin vardır. Elbette ki her yıl bu matem olayı anılacaktır ki, Peygamber’in dininin Emeviler elinde hiç edilmediği ortaya çıksın, zulme karşı direnişin olması gerektiği her zaman vurgulanacaktır. Dolayısıyla da sayın Valimizin bunun her yıl olmaması gerektiğine yakın ifadeleri bunun üzücü bir olay olduğunu ifade etmeleri her yıl tekrarlanması üzücü oldu bizim için. Camiamızı rahatsız etti ve bizlere gelen tepkiler üzerine biz de bu basın açıklamasını yapmak zorunda kaldık. Hem halkımızı bilgilendirmek hem de inşallah bunlar sadece yanlış anlaşılmalardan ibaret olduğunu zannediyoruz, böyle tevehhüm ediyoruz inşallah. Allah bundan sonra bu şekil ifadeler kullanıp camiamızın üzülmemesi dileğiyle, teşekkür ederim.”