"Dedemizden bize kalan asıl miras bu tezgahtır"

Kars'ta demir doğramacı Medet Kılıç, dedesinden babasına, babasından kendilerine bırakılan dükkanındaki malzemelere gözü gibi bakıyor. "Bunlar bize bırakılan en büyük mirastır. Ne arsası, ne arabası, ne evi. Bizler tüm bunları bu tezgahtan kazandıklarımızla alıyoruz. Allah onlardan razı olsun" dedi.
Öz Kılıçlar Metal’in sahibi Medet Kılıç, Kars Sanayi Sitesi 6. Blok’daki işletmede dedesi Hacı İlbeyi’nden kalan asırlık malzemelere gözü gibi bakıyor. Punta kaynak makinesi, eğim makinesi, örs, makas, saca desen veren makineler, kesim makinesi ve daha birçokları, Hepsi de Medet Kılıç’ın dükkânında. Hem de daha dün alınmış gibi sağlam ve kullanışlı. Sabah işyerine geldiğinde ilk işi ata dede yadigârı malzemelerin bakımını yapmak oluyor. Malzemeleri yağlıyor temizleyip korunmasını sağlıyor. Her işyerine geldiğinde dedesine dua ediyor. “Onların bize bıraktığı en büyük miras bunlardır” diyen Medet Kılıç, “Arsa, ev, arabadan bile daha kıymetlidir bu malzemeler. Çünkü bunlarla çalışıyor, helalinden kazanıyor ve bu işten uzun yılar ekmek yiyoruz. Dedemden babama, babamdan bize bizden de çocuklarımıza kalacak. Çocuklarımızı elbette ki okutuyoruz ama aynı zamanda da öğrendikleri sanatı icra ediyorlar. Olur ya ekonomik sıkıntıya düşerlerse ellerinde meslekleri olsun. Çünkü ‘Sanat altın bileziktir’ Eğer elinizde bir sanat varsa ömür boyu ekmek yersiniz” diye konuştu.
Medet Kılıç şunları söyledi:
“Bu malzemeler bize dedemizden yadigâr kaldı. Dedemiz rahmetli oldu babamız da yaşlanıp işlerden elini çekince mesleği devam ettirmek bize kaldı. Bizde ailece mesleği devam ettiriyoruz. Tüm bu malzemelerin yeni modelleri çıktı tabi ki onlardan da istifade ediyoruz ama dedemizden babamızdan bize bırakılan bu malzemelere de gözümüz gibi bakıyor zaman zaman paslanmasınlar diye de çalıştırıyoruz. Malzemelerin bakımlarını yapıyoruz. Hepsi de ilk günlü gibi arızalanmadan kullanılabiliyor. Çok da sağlam malzemeler. Bir asır daha dayanırlar. Allah dedemize rahmet eylesin. Bizler onların sayesinde şimdi ekmek parası kazanabiliyoruz. Evimize helal ekmek götürüyoruz. Bu mesleği onlar bize aşıladı. Bizde şimdi çocuklarımıza aşılıyoruz. Çok şükür çocuklarımız sözümüzden çıkmıyorlar gelip tezgâhlarına sahip çıkıyorlar. Biz burada ailece çalışıyoruz. Hepimiz mesleği atalarımızdan nasıl aldıysak öyle de devam ettiriyoruz. Bu malzemelere her baktığımda duygulanıyorum. İşyerimize yeni makine alsak bile yine dedemizin bize bıraktığı malzemeler lazım oluyor. Tüm malzemeler modern otomatik bile olsa dedemizin bıraktığı malzemelerin yerini tutmuyor. Şimdi bakıyorum da adamlar o zamanın zorlu koşullarında emekleriyle kazanmışlar bizim de onlara sahip çıkmamız lazım. Vallahi burada çalıştığımızda bu malzemeleri her gördüğümüzde dedemiz aklımıza geliyor. Dedem ve babam gibi amcalarımın da emekleri var. Bu tezgâh dededen babaya, babadan da bize intikal etti bizden de çocuklarımıza devrolacak inşallah. Şu an çocuklarımızın ellerinde sanatları var ve bizler bunların dedemize, babamıza ve amcalarımıza borçluyuz. Onların bize bıraktığı en büyük miras bunlardır.” dedi.