Atatürk ölümünün 85. yıldönümünde Kars’ta anıldı
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ebediyete intikalinin 85. yıldönümünde, tüm ülkede olduğu gibi Kars'ta da törenlerle anıldı.
Hilal ÖZCAN
Hükümet Konağı önünde düzenlenen anma töreninde, Vali/Belediye Başkan Vekili Ziya Polat ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Şahin Yenilmez, Atatürk anıtına çelenk sundu. Atatürk'ün 85 yıl önce ebediyete göçtüğü an olan 09.05 geçe, il genelinde "Ti" sesi eşliğinde 2 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı eşliğinde bayraklar yarıya indirildi.
Atatürk'ü anma etkinlikleri, daha sonra İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Salonu'nda devam etti. Burada da iki dakika boyunca Atatürk'ün kendi sesinden 10 Yıl Nutku eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Programda Haydar Aliyey Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmen Aslı Anli yaptığı konuşmasında, “Atatürk, ömrünü milletime adamış, vatan topraklarını korumak için cepheden cepheye koşmuş, sömürgeci devletlere karşı savaşarak mazlum milletlere örnek olmuş ve barış yolunda gösterdiği çabalarla BM tarafından "eşi olmayan devlet adamı" olarak tanımlanmayı hak etmiş bir liderdir.
Vatan uğruna canlar feda edilen, milli ve manevi değerlerle yoğrulan ve şehit kanlarıyla sulanan kutsal topraklarımızdır. Milletimizin vatanına duyduğu bağlılık ve sevgi ise başka milletlere örnek olacak derecede kuvvetli ve anlamlıdır.
1911 yılında Trablusgarp Savaşı'na gönüllü olarak katılmış Birinci Dünya Savaşı yıllarında Rus işgali altına giren Muş ve Bitlis'in işgalden kurtarılmasında önemli rol oynamıştır. Çanakkale'de 57. Alaya verdiği " Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum." Sözü ile vatan topraklarını korumak için hayatların feda edilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Birinci Dünya Savaşı sonunda işgale uğrayan vatan topraklarımı kurtarmak için " Ya İstiklal Ya Ölüm" parolasıyla milli mücadeleyi başlatan Mustafa Kemal, "Milletin kaderini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır." diyerek programını uygulamaya başlamış, milletinden aldığı güç ve vatan sevgisi ile Erzurum ve Sivas Kongreleri'nde "vatanın bölünmez bir bütün olduğu"nu bütün dünyaya duyurmuştur.
Mustafa Kemal doğduğu, çocukluk ve gençlik yıllarının geçtiği, fikir hayatının temellerinin atıldığı Selanik ve Makedonya topraklarının Balkan Savaşları sırasında kaybedilmiş olmasının hüznünü hep içinde yaşattı. Fakat asla çağdaş olan Avrupalı totaliter devlet adamları gibi hayalci bir anlayışla hareket etmedi. Büyük İskender'in de doğum yerinin de Makedonya olduğunu hatırlatarak kendisinden ikisi arasında bir karşılaştırma yapması istendiğinde "Büyük İskender'le aramızdaki tek benzerlik Makedonyalı olmamızdan ibarettir. İskender bütün dünyayı istila edeyim derken kendi vatanını unutmuştur. Ben vatanımı asla unutmayacağım." diyerek cevap vermiştir.
Kurtuluş Savaşını askeri ve siyasi zaferlerle başarıya ulaştıran Mustafa Kemal, vatanı ve milletine duyduğu sevgiden aldığı güçle ülkesini çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine taşımak için cehalete, geri kalmışlığa ve fakirliğe karşı açmış olduğu savaşı da kazanmıştır. Atatürk'e göre "vatanını en çok seven, görevini en iyi yapan"dır.
Ülkemizin her karış toprağı şehit kanları ile sulanmıştır. Onun üzerinde dost olanların eli sıkılır, fakat düşmanlıklara asla göz yumulmayacaktır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları ile bu cennet vatanı korumak için canlarını feda eden şehit ve gazilerimizin manevi huzurunda saygıyla eğiliyorum. Ruhları şad olsun.” dedi.
Konuşmaların ardından Atatürk'ün biyografisi, şiirlerin okunması, Atatürk'ün Gençliğe hitabesi ve gençliğin Ata'ya cevabı, Atatürk Oratoryosu ve Atatürk'ün sevdiği şarkı ve türküler dinletisiyle program sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.