Ana Özlemiyle Birleşen Kars Şöleni

Ana Özlemiyle Birleşen Kars Şöleni

Yücel FEYZİOĞLU yazdı:

İncelik, zariflik, kibarlık, kültür ve güzellik gecesiydi 3. Kars Kaz gecesi şöleni... Daha konuklar gelmeden herşey hazırlanmıştı. Her ayrıntı önceden düşünülüp planlanmıştı. Bu şöleni unutulmaz kılan, derneğin kadın kolunun her ayrıntıya akıl yormasıydı, emek vermesiydi. Sanat kültür programı, koro çalışması, kazların tıpkı Kars’ta olduğu gibi tuzlanıp karlı ayaza bırakılması, ketelerin pişirilmesi, çeçil ve kaşarın Kars lezzetiyle hazırlanması... Konuklar gelmeye başlayınca gençlerin onları yolda karşılayıp arabalarına park yeri göstermeleri. Kadınlı erkekli bütün dernek yöneticileri ve üyelerinin konukları kapıda karşılayıp yerlerine kadar eşlik etmeleri. Gece boyunca masaları ziyaret edip konuklarla sohbet etmeleri, neye ihtiyaçları varsa sorup hemen karşılamaları... Bu davranışla insanımızın gönlünü bir daha derinden kazandılar.
Bu incelik, eşimin bir Alman hemşiresinin sözlerini anımsattı bana. Şöyle diyordu hemşire: “Türklerle iletişim kurunca, Türklerle komşuluk yapınca insana kendisinin değerli olduğunu hissettiriyorlar.” İşte Schwelm Karslılar Derneği Hagen kentinde bir kez daha bunu başardı. Mermer sütunlu, mermer döşemeli, pencerelerin ve masaların saten perdeleri ve örtüleriyle, güzel bir ışıklandırmayla sıcacık atmosferi olan salonda herkese daha da sıcak bir ortam sundular. Hiç bir karmaşa yaşanmadan gelen yüzlerce konuk yerlerine yerleşti ve bu sıcaklığı yaşadı.
Konuklar yerleşip soluk aldıktan bir süre sonra programı başlatan yönetim kurulu üyesi Ayhan Demirkaya Kars kültürünü bütün yönleriyle yaşamak ve yaşatmak için bu gecenin düzenlendiğini anlattı. Sözü dernek başkanı Kubilay Akbaba’ya verdi. Başkan Akbaba daha çok iş yapan az konuşan başarılı bir insan. Kısa bir konuşmayla herkesi selamlayıp konukların gösterdiği ilgiye ve kadın çalışmasına özellikle vurgu yaptı. Sonra genç sanatçımız Adar Karakurt, Sanatçı Fahrettin Güneş, Sanatçı Ayhan sahne aldılar. Kadınlar korosu gerçekten herkesi etkiledi.
Kazdan önce aparatlfler geldi, doyumluk değil, tadımlık... Keteler, peynirler... Ardından kaz ve bulgur pilavı ve baklava. Nasıl bir Kars lezzeti verilmiş inanılır gibi değil. Hagen ve Schwelm kar tutan bir bölgedir. Başkana sordum: “Bu lezzeti nasıl başardınız?” “Haftalardan beri aynen Kars’taki geleneksel kaz hazırlama işlemi yapıldı, tuzlanıp karlı ayaza bırakıldı, kazların güneş ışını alması sağlandı. Karstaki gibi pişirilip fırınlandı, bulgur pilavı da kazın yağıyla yapıldı.”
“Tadına doyamadık,” deyince dernek çalışması içinde çok aktif olan köyümüzden kirvemizin kızı Ayten Ildırım Ucunkan hemen kaz paketleyip çantamıza koydu, sağ olsun. Köye gittiğimizi, komşularımızı anlattım pek duygulandı.
Yüzlerce kişinin katıldığı toplantıyı bir aile buluşması havasında yapmak hiç kolay değil. Bunu başaran Schwelm Karslılar Derneğidir. Başkan dahil bütün yönetim asla ayrımcılığa, ötekleştirmeye fırsat vermiyorlar. Hangi görüşten ve inanıştan olursa olsun her insanın bu dernekte onurlu bir yeri var. Örnek alınacak bir çalışmadır. Böyle olduğu için de herkesin içine siniyor.
Ana Hasreti
Ünlü halk Ozanı Maksut Feryadi ve ben bu geceye katılmak için ayrı uçaklarla Türkiye’den geldik. Burada buluşunca Çıldır gölünde Âşık İsrafil Seyyati ile yediğimiz o leziz balığı andık. Ben kısa bir konuşma yaparak, çocuklar ile gençlerin anadilimizi ve mutlaka bir meslek öğrenmeleri gerektiği, Almanlarla komşuluğun önemi üzerinde durdum. 1980li yıllarda da yabancı düşmanlığının artmasına karşı üç yüze yakın Reklinhausen derneği üyeleriyle Alman komşuları kahve içmeye davey etmiştik. Basında çok büyük yankı bulmuş, iki hafta sonra da unutulmaz Sosyaldemokrat lider Willi Brand 14 bin kişinin katıldığı toplantıda her Almanın bir yabancıyı arkadaş edinmesini önermiş, yabancı düşmanlığını böyle geriletmiştik. Yine bize karşı gemi azıya alan ırkçı gruplar var dikkat...
Şölenin sonuna doğru as sanatçımız Maksut Feryadi alıp hepimizi duygu seline kattı. Bir anda Kars’ta olduk, çocukluğumuza gittik, anamızın sıcacık kucağını hasretle özledik. Şu türküye bakar mısınız. Sadece iki kıtasını aktarayım:
....
Gülüşün şirindir ay ana bağlar barından
Gözyaşım dağların bulaklarından
Son bir kere öpüm ayaklarından
Hardasan ana can, ay ana hardasan?..

Kara günler çekip kavrulan anam,
Feleğin çarkında çevrilen anam,
Emeği göğlere savrulan anam,
Hardasan ana can, ay ana hardasan?..
....
Türkü boyunca insanları gözledim. Kendi gözyaşım onlarınkine karıştı. Sonra Kars oyunları başladı. Terekeme havası çalınır da Karslı durabilir mi hiç, bütün salon sahneye dönüştü... Sonra Ayhan Demirkaya geçmişten günümüze Kars ile ilgili bilgi yarışmasını başlattı. Sıkıcı olmayan insanların beyin cimnastiği yapmasını sağlayan sorular ve tartışmalar... Bilenler ödüllerini aldılar. Oyun havaları başlayınca yine yaşlı genç herkes sahneye fırladı...
Öyle sanıyorum ki gelecek kaz gecesi şölenini herkes sabırsızlıkla bekleyecek. Zaten daha ayrılırken birçok insan bu şölen yılda birkaç kez yapılmalı diyordu. Schwelm Karslılar Derneğine içten teşekkür ile...

19eeafeb-f776-4fc7-8e7c-8dafe9e3aa86.jpg

436b6013-0d63-4cea-94a5-18a6e1c07707.jpg

3264d8fb-7cc6-4e97-9358-aae259dd1c0a.jpg

ca765ba7-48a6-416a-bad2-e1e0007eed2b.jpg

Kaynak:Kader Yurdagül

 İnternet Editörü
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler