Alper Ağdaşan’ın ilk kitabı: ‘Düşten Gömlek’

Tacettin DURMUŞ

Kars’ta doğup büyümüş bir hemşehrimiz olan Ağdaşan, 18’inden sonra üniversite için gittiği İstanbul’da yaşamaya başladı. İnşaat yüksek mühendisi olarak çalışmaya başladıktan sonra, sosyoloji lisans mezunu oldu. Yaşamsal bağlarını sanatın ve kültürün izinde de geliştirme gayretinde. Halk kültürünün çoğul ritmini vurmalı çalgılardan def, bendir, erbane ve koltuk davulu çalarak canlı tutmaya çalışmakta. Çocukluğundan beri müziği halk danslarıyla birlikte yaşayıp aktif ve yoğun olarak Kafkas halk dansları çalışmalarına devam ediyor, sahne alıyor. İlk olarak çocukluğunda şiir kartpostallarından, takvim yapraklarından ve kitaplardan okuduklarıyla edebiyata ilgi duymaya, üzerinde düşünmeye, kendini bununla ifade etmeye çalıştı. 2010 itibarıyla düzenli olarak şiir yazmaya ve bunları not etmeye başladı. Yazdıklarının temize geçirildiği defteri kendisinden habersiz olarak 2017’de çöpe atıldı. Arkadaşlarıyla daha öncesinden paylaştıklarından erişebildikleriyle sonradan yazdıklarını harmanladığı şiir, öykü ve denemelerini içeren “Düşten Gömlek” ilk kitabıdır.

Özkan Ali Bozdemir Alper Ağdaşa’ın ‘Düşten Gömlek’ adlı kitabının tanıtım bülteninde: “Alper Ağdaşan, yazının sonsuz yolculuğu içinde kendi sesini bulmaya kararlı bir şair. Hemen her şiirinde yeni bir dil kurma çabası rahatlıkla fark ediliyor. Şiirin imkânlarını bazen kısa bir öykü formuyla birleştiriyor, bazen de roman kurgusu içinde yer alacak mekanları ve durumları şiirinin güçlü imgeleriyle ele alıyor. Alper Ağdaşan söyleyecek sözü olan biri. Şiirlerinde anlama da sese de eşit mesafeden bakabiliyor. Hem artık uzaklarda kalmış bir çocukluğun anıları var bu sesin içinde, hem de yaşadığımız dünyanın kiri, acısı ve yorgunluğu. Üstelik bütün yoğunluğuyla… Düşten Gömlek, bir ilk kitaptan bekleneni fazlasıyla karşılıyor. Karşılığını bulamamış sorular var olmanın bütün çelişkileriyle iç içe geçiyor şairin hünerli imgelerinde. Doğrusu şiir gibi okumak da mümkün kitabı, rüya olarak da. Alper Ağdaşan bundan sonrasında da yazmaya, söylemeye ve düşünmeye bütün çabasıyla devam edecek. “Dilim dönüyor damağımda” dizesi sanırım bu düşüncenin en açık örneği.”şeklinde ifadeler  kullandı.