AIDS önlenebilen bir hastalıktır
1 Aralık Dünya AIDS Farkındalık Günü kapsamında, bilgilendirmede bulunan Kars İl Sağlık Müdürlüğü'nden Uzm. Dr. Özge Nur Yılmaz, "Önlenebilir bir hastalık olan AIDS ile mücadelenin en etkili yolu, korunma önlemlerini uygulamaktır." dedi.
Kars İl Sağlık Müdürlüğü'nden Uzm. Dr. Özge Nur Yılmaz, 1 Aralık Dünya AIDS Farkındalık Günü kapsamında, gençlerin AIDS ve HIV hakkında doğru bilgi sahibi olmalarının önemi hakkında açıklamalarda bulundu.
AIDS ve HIV enfeksiyonunun tüm yaş gruplarında görülebildiğini söyleyen Uzm. Dr. Yılmaz, AIDS enfeksiyonun önlenebilir bir hastalık olduğunu, korunma önlemlerinin tedaviden çok daha etkili ve ucuz olduğunu, güvensiz ve korunmasız cinsel temasta bulunulmaması gerektiğini ve cinsel yolla bulaşmaya karşı en güvenli ve basit korunma yolunun prezervatif (kondom) kullanılması gerektiğini kaydetti.
Uzm. Dr. Özge Nur Yılmaz, açıklamasını şöyle sürdürdü: "HIV, İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü olarak adlandırılan bir hastalık etkenidir. HIV pozitif olmak ise kişinin vücudunda bu virüsün bulunması demektir. Bu virüs, bağışıklık hücrelerine nüfuz ederek bağışıklık sistemini zayıflatır ve mikroorganizmaların neden olduğu fırsatçı enfeksiyonların görülmesine neden olur. Bu duruma HIV enfeksiyonu adı verilir.
AIDS ise HIV tarafından oluşturulan, Türkçe'de "Edinsel Bağışıklık Yetmezliği Sendromu" olarak adlandırılan bir hastalıklar tablosudur. Bağışıklık hücrelerinin yüksek düzeyde tahribatı sonucu fırsatçı enfeksiyonların ilerleyerek ciddi hastalık tabloları oluşturması durumudur.
HIV kaynaklı hastalıklar 1980’li yıllardan beri tüm dünyada görülmektedir. Bulaşma yollarının çeşitliliğine bağlı olarak HIV enfeksiyonu tüm yaş gruplarında görülebilmektedir. HIV enfeksiyonu; korunmasız (kondom olmadan gerçekleştirilen) her türlü cinsel temas, ortak enjektörlerle damar içi madde kullanımı, enfekte kan ve kan ürünlerinin verilmesi ya da anneden bebeğe gebelik döneminde, doğum sırasında veya doğum sonrasında emzirme yollarıyla bulaşabilmektedir.
Ancak sanılanın aksine; pozitif kişilerle aynı iş yerinde çalışmakla, aynı okulda okumakla, aynı ortamda bulunmakla, ortak eşya kullanımıyla, dokunmak ve tokalaşmakla, duş-banyo alanlarını ile havuz ve tuvaletlerin ortak kullanımıyla, böcek ısırması ve sinek sokması ile HIV bulaşmaz.
Önlenebilir bir hastalık olan HIV/AIDS ile mücadelenin en etkili yolu, korunma önlemlerini uygulamaktır. Tek eşliliğin yanı sıra, riskli cinsel temasta doğru kondom kullanımı, hastalığın cinsel yolla bulaşmasına karşı en güvenli ve basit korunma yollarıdır. Şüpheli durumlarda ise vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna müracaat ederek test yaptırmak gerekir.
HIV/AIDS enfeksiyonunun tanısı hastalığa özgü laboratuvar testleri ile konulmaktadır. Hastanelerimizde yapılan tetkiklere ek olarak ülkemizde HIV/AIDS yeni vaka sayısı ve hastalığa bağlı ölümleri azaltmak amacıyla Bakanlığımızın desteği ile Gönüllü Danışmanlık ve Test Merkezleri (GDTM) kurulmuştur. Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa ve Mersin illerinde yer alan bu merkezlerde HIV/AIDS açısından risk altında bulunan grupların yanı sıra HIV/AIDS şüphesi taşıyan herkese; danışmanlık, test ve pozitif çıkan bireylerin ileri merkezlere yönlendirilmesi hizmetleri verilmektedir.
Günümüzde hastalığın tedavisinde önemli gelişmeler kaydedilmiş olup tedavi ile bulaştırıcılık önlenebilmekte, ilaç tedavisine başlayan HIV pozitif kişiler hastalık oluşmadan yaşamlarını sürdürebilmekte ve enfeksiyonun anneden bebeğe geçişi engellenebilmektedir. Ülkemizde HIV ile enfekte kişilerin tedavileri, sosyal güvence kapsamında karşılanmaktadır. Hastalığın aşısı henüz bulunmamaktadır.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından HIV/AIDS farkındalığını artırmak için 1988 yılında 1 Aralık, Dünya AIDS Günü olarak kabul edilmiştir. Ülkemizde de 1 Aralık Dünya AIDS Günü, HIV/AIDS konusuna dikkat çekmeye, kamuoyunun bilgilendirilmesine ve duyarlılığın artırılmasına yönelik çeşitli etkinlikler için önemli bir fırsat olarak değerlendirilmektedir.
Birleşmiş Milletler HIV/AIDS Ortak Programı (UNAIDS) tarafından bu yılın teması "İnsan Haklarının İzinde Yürü" olarak belirlenmiş olup insan haklarının korunması vurgulanmaktadır. İnsan hakları merkeze alınarak toplumların öncülüğünde, dünya 2030 yılına kadar AIDS'i bir halk sağlığı tehdidi olmaktan çıkarabilir. AIDS'in sona erdirilmesi; HIV ile yaşayan, HIV riski altında olan ya da HIV'den etkilenen herkese ulaşılmasını gerektirmektedir. Herkesin insan haklarının korunması, etkili bir HIV müdahalesinin temel dayanağıdır. Bu Dünya AIDS Günü, herkesin haklarını koruyarak herkesin sağlığını korumak için bir eylem çağrısıdır.
Ülkemizde HIV/AIDS ile mücadele amacı ile insan haklarını gözeterek ve etik kurallar çerçevesinde ‘‘Türkiye HIV/AIDS Kontrol Programı’’ hazırlanmıştır. Bu program, HIV/AIDS yayılımı için risk oluşturan faktörlerle mücadele etmek ve her bireyin tanı, tedavi, bakım ve desteğe eşit ulaşımını sağlayarak toplumun sağlığını koruyup geliştirmeyi misyon edinmiştir. Bu doğrultuda ilgili paydaşlarla iş birliği içerisinde çalışılmaktadır. Bu kontrol programı çerçevesinde birimlerimiz tarafından yapılan bildirimler, bireylerin ayırımcılık ve damgalanmaya uğramalarına engel olmak üzere kodlu bir şekilde yapılmaktadır. Kişilerin bilgileri üçüncü kişiler ile kesinlikle paylaşılmamaktadır.
“HIV hayatın içinde; bilmek, korunmak, tedavi olmak ve bulaştırmamak elimizde”
Kaynak:Hilal ÖZCAN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.